Karla Mücadele Anısı 2

...

Yine yıl 1985 veya 1986 olacak.

İzmir İstanbul arası trafik sadece demiryolundan sağlanıyordu. Hayat adeta felç olmuş, kar her yeri esir almıştı. Bir çok köy ve hatta şehirlerarası yollar kapalıydı. Biz yine Balıkesir-Bandırma arası yolu açık tutmak için seferber olmuştuk. Yine Savaştepe-Susurluk arası yolu açık tutmak için demiryolcu tabiri ile zikzak dediğimiz iki buharlı makinayı arka arkaya bağlayıp bir tur attıktan sonra, başka personel bir zikzak yapıp gelinceye kadar da olsa depoda nezaret odası dediğimiz odada, sobanın başında, sıcak bir ıhlamur içerek donan el ve ayak parmaklarımızın uçlarına kan gelmesi, tekrar doğmamız gibi güzel gelirdi bize.

Sanırım 56 165 Çek makinada zikzak yaparken, yağan kar, vurduğumuz yarmalara biriken kar ve soğuk hava nedeniyle tender üzerindeki kömürün üzerinde birikip onu kaskatı yapmıştı. Bu kömürü ocağa atttığımızda iki aşamada  yanıyordu: Önce buz eriyor, sonra kömür yanmaya başlıyordu. Tabii kömürü kazana atabilmek için önce onu tenderden koparmak gerekiyordu. Bu iş için Yeniköy istasyonundan yol takım işçilerinin kullandığı kazmalardan birini aldık, toprağı kazar gibi kazma ile donan kömürleri kırıp akmasını sağladık.

Böyle bir kış, böyle bir karla mücadele unutulur mu? 

...
İçindekiler Sayfasına